14 Haziran 2015 Pazar

Yeni Anıt /Başlangıç Anına Hassas Bağlılık

Yeni Anıt'ın ,"Başlangıç Anına Hassas Bağlılık" sergisi bir kariyer öznesi olarak sanatçı ve kurum ilişkisine  odaklanıyor.


 16 Haziran- 30 Ağustos 2015 tarihleri arasında Videoist'in Mardindeki mekanında yer alacak olan sergi,   ünvan, özgünlük, özgürlük, etik, bilgi ve disiplin dejenerasyonunun kaçınılmaz sonuç olduğu bir ortamda, emeğe bağlı iş hayatının kaygıları ve zaferleriyle, akademik ve evrensel bilgiyle yaratılan  kimlik inşalarının zıtlaşmasını vurguluyor.   Coğrafi bir eşiğin  yer aldığı Mardin şehrinde kentin sahipleri ile göçerleri tarihsel bir bellekte ne kadar belirsizleşiyorsa, sanatsal bilginin oluşumundada kavramlar, mekan ve  zaman olgusu okadar muğlak bir zeminde biraraya gelmekte. Sanatçı ile sanat emekçisinin kendini gerçekleştirme aşamasındaki izlediği çizgi. Kapılar ve eşiklerin mekanları birbirine bağlayan geçiş işlevleri gibi kesintili, kırık ve kilit sistemleri ile bezelidir. "Başlangıç Anına Hassas Bağlılık" sergisi bu kilidi zihinsel bağlamda kurguladığı iklimle açmanın yollarını denerken Yeni Anıt'ın 2003 yılında belirdiği tarihten bu güne kişisel izine zamansal bir doğruda tekrar bakıyor.

Sergide yer alan "Eşik", yapıtı ,kurumsal kimliğin bir ölçüm aracı olarak kullanımını ve bu aracın ölçüm sonuçlarının estetik olarak biçimlenmesini öngörür. Bir kapının eşiğinden alınan profil formu, eşiklerin aşılmasında kurumsal kimlikle, evrensel bilgiyi buluşturmayı denemektedir.


"Emanet", işinde Yeni Anıt Kariyer'in oluşumu ile zamanın coğrafyası arasında bağları, mekanik ve evrensel emeğin çoğrafyalardaki değişimi ve ortaya çıkan durumların görünmezliğine odaklanıyor. Kadran'ın fiziksel varlığı ve  gezindiği zemin ve uzamın bölümlenmesi üzerine yapılan ölçüm, yaşamsal olarak emeği metalaştırırken,  kurgusu ile ölçülen bilgiye de etki etmektedir.     





Yanarak  hasar görmüş gazete küpürlerinin manipülasyonu ile oluşturulan "Tanık Türler" işi bir saldırının ve şiddetin bilançosunu bilgi ve belge kültürünün bir çoğrafyanın en önemli belgeleri olarak yaşayan kayıp ve nadide türlerine refere ederek yeniden yansıtıyor. 













"Bir ve Üç Plaka" : Özgürlük Heykelinin bulunduğu yerle aynı yerde olan  Amerikan Ulusal Müzesinde yer alan bir plakaya oyulu olan Emma Lazarus'un Yeni Anıt şiiri, yapıtın kaynak malzemesini oluşturuyor. Orjinal plaka ile  aynı boyutlarda ve malzemesinin bir replikası niteliğindeki çalışma,Şiirin orjinalinin İngilizceden Türkçeye ve oradan tekrar ingilizceye Google translate progranımının kullanımı ile çevrilmesi ve dejenere edilmesinden oluşuyor. Ortaya çıkan çift dilli ve bozuk anlam, tüm dünya karasındaki sürgünlere çağrıda bulunan özgürlük meşalesinin aydınlattığı anakaranın, işaretlerin anlam haritalarıyla coğrafyadan coğrafyaya değişen kimliğini, bu günün dil araçları ile keşfetmeye çalışmakta.  
  

"Özgürlüğün Sesi" işinde Yeni  Anıt kariyer ve bilginin kurumsal   aşındırıcı  ortamından görünen manzaraya odaklanırken ütopyaların distopyalara dönüştüğü bir dünyada görülen manzaranın manyetik açıdanda kör ve beslemesiz, yanlış bir algısal karşılığa denk gelişini görselleştiriyor. 



Sanatçı, eser ve imge arasındaki bağların belirsizleştiği ortamda günümüz sanatının metası olan ve geçici bir kimliğe hapsedilmiş sanatçının dilemması ile esit öneme sahip. Akademik ve sanatsal bir kariyerin öznel nesnesi olarak "Başlangıç Anına Hassas Bağlılık" işi, monte edildiği yerin kendisi ile "eser" kavramı arasında bir ilişki kurarak sanat eseri ve künye arasındaki sınırları muğlaklaştırıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder