21 Ekim 2016 Cuma

Impact Videofest İzmir Şeçkisi
























Impact- Videofest projesi; İzmir Büyükşehir Belediyesi Ahmed Adnan Saygun Sanat  Merkezi’nde 01-30 KASIM 2016 tarihleri arasında kent ile buluşmaya hazırlanıyor.
Emre Gökçen’in direktörlüğünde, Ebru Nalan Sülün’ün küratörlüğündeki sergide; Yeni Anıt, Cengiz Bodur, Handan Dayı,  İpek Duben, Nezaket Ekici, Genco Gülan, Erdal İnci, Ferhat Özgür, Hülya Özdemir, Komet, Neriman Polat, Özlem Şimşek’in video çalışmalarına Videoist video inisiyatifinin özel seçkisinde yer alan; “Tunca, Şefik Özcan, Mehmet Ali Boran, İnsel İnal ve Gülçin Aksoy”  eşlik ediyor.
Televizyon estetiği ile başlayan, daha sonra video yerleştirme ve video heykel yöntemleri ile gelişimini sürdüren video sanatı, artık günümüz sanat tarihinde sınıflandırılması ve tarihselleştirilmesi gereken bir yöntem olarak görülmekte.
Impact- Videofest projesinin amacı; Türkiye’de 1980’lerden günümüze üretilmekte olan video yapıtlarının içerik biçim ve estetik kaygılarının günümüze özgü sanat estetiği ve eleştirisi açısından değerlendirilmesi, bu konuda öncülük yapan sanatçıların görünür kılınması, söz konusu video sanatı birikiminin bir arşivinin oluşturulmasıdır. Festivalde; Türkiye’de video üreten sanatçıların üretimlerinin her yıl proje kapsamında sınıflandırılması ile birlikte video sanatı üzerine tartışma yaratmak amaçlanmaktadır.
Bu yılın “Impact-VideoFest2016” projesinde Türkiye’de üretilen performans videoları arasından bir seçki sunuluyor. Bu yılki festival, sınıflandırma bakımından her yıl farklı yaklaşımlara odaklanacak olan bir video festivali serisinin ilkidir.
Impact- Videofest, İstanbul dışında, İzmir’de bu alanda bir etki yaratmaktan esinlenerek “Impact” ismini almıştır. Festival; sınıflandırma, literatür oluşturmanın yanında merkez dışı bir kentte, İzmir’lilerle bu eserleri bir araya getirme ve buluşturmayı da amaçlamaktadır. İstanbul dışında gerçekleşen bu etkinliklerle sanatın merkezsizleştirilmesi, yaygınlaştırılması da önemsenen yaklaşımlar arasındadır. Festival’de; Türkiye sanat tarihinde gelişimini sürdüren video sanatı adına yeni mecralar, yeni tartışma alanları yaratarak Türkiye ve dünyadaki video sanatçılarına sahalar açmak amaçlanmaktadır.  
Impact-Videofest’in gelecekteki hedefleri arasında; küresel video festivalleri arasına ismini yazdırarak festivalin sürekliliğini korumak ve geliştirmek yer almaktadır.
                      Yeni Anıt / Krippel's Nightmare / Krippelin Kabusu / video with sound / 2016


Yeni Anıt'ın heykeltraşın kabusu serisi içinde kurguladığı Krippel'in Kabusu, heykeltraşın yapıtı ile olan bağına odaklanıyor.  Medyada  görmeye alışkın olduğumuz haberleri, tarihi zafer sahnelerini  ile birleştiren sanatçı, bu günün toplumsal travmaları  ile zaferleri kesiştirerek oluşan yarıkta yeni anlam dizgeleri  kurgulamaya çalışmaktadır. 


                     Hülya Özdemir /Invented Dissociation 15'' Video with sound /2015-2016 

Hülya Özdemir "İcat Edilmiş Ayrışma" başlığı altındaki yapıtını, Mardin'de aldığı ses kayıtlarının eşliğinde yine Mardin'liler tarafından üretilen görsel izleri buluşturacak bir araca dönüştürüyor.


Misafir ve ev sahibi, toplumsal bir eşiğin etkileşen coğrafyaları olarak durmaktadır.  Bu zihinsel ve deneyimsel iklimin etkileşimi olarak sanatçı, projesini anlatanlar ve dinleyenler olarak Mardinlilere iki bölümde katılımcı bir proje olarak açmaktadır. Sanatçı, projesinde anlatanlar adı altında hatırlananları sözel olarak  betimleyen kimliklerle, dinleyenler adı altında bu sözel betimlemeleri görsel yansımalara oradan da katmansal izlere dönüştüren kimlikleri buluşturmaktadır. Sanatçı formal olarak anlatıcı ve yorumlayıcı kimliğinden mütevazi bir şekilde çekilerek, Mardin'in işitsel ve görsel izlerine müdahale etmeden etnolojik bir araştırmanın ve zihinsel bir arkeolojinin izlerini sürmekte.
   


                           Gülçin Aksoy/ Cumhur Kadın/  Women of The Republic / video with sound   / 2012

Ekranda akademik cübbesi ile top sektiren bir kadın görünüyor. Bulunduğu mekan bir tuhaf, derme çatma, senfonik müzik falan. Plastik topu görünce dayanamıyor.


Çocukluğundan beri futbol oynamakla ilgili bir takıntısı varmış, zaten hep top oynamış. Profesyonel diye bilinen o sahada bütün oyunlar erkek olunca oynamaktan hem de iyi oynamaktan başka çare kalmamış. Sırtındaki yükle, iki kere ağır cübbesiyle.
E denemiş , bir daha denemiş. Sonuç beklendiği gibi olmamış da iyi olmuş.
‘Deneyim başarı ve başarısızlıkla ilgili olmamalıdır, deneyim süreç ile alakalıdır ve o an yaşanan ne ise onunla alakalıdır’ diye beylik laflar edilmiş.
GA, 2014, ‘Duble Hikaye’nin Hikayesi’ adlı metinden

On the screen there is a woman playing with a ball in her almost robe like academic outfit. The setting is weird, a patchy place, symphonic music playing in the background. She cannot hold her self from playing when she sees the plastic ball.
She had an obsession with playing ball ever since she was a kid, and she had been playing ever since. In the league of professionals, every game was a man’s game. She had no choice but to play and to be good. With the load on her back, and with twice the heavier robe…
She tried and tried, the result was not what she expected but it was still good. “Experience should not be related to success and failure, experience is about the process and what is experienced in that moment.” Said the big guys.



                                     İnsel İnal /Beni Nazik Sev ? / Love Me Tender? / Video with sound /2010

Sanatçının 2010 yılında kurguladığı bu video gerçek bir deneyimin


dökümantasyonu olarak da seyredilebilir. İnal sanatçı kimliği ile
sınırları tanımak ve bu çoğrafyadaki konumlanışı ile ilgili yaptığı
araştırmalar sürecinde yaptığı bu performans gerçek bir güreşçi ile
Kırkpınar Sarayiçi'nde yağlanılarak yapılmıştır. Sanatçı ve toplum
ilişkisi ile ilgili çeşitli metaforları içinde barındıran bu video,
sanatçının güreşirken hissettiği çeşitli geçişlilikler ve duygu

katmanlarını da seyirciye aktarır.



                                       TUNCA / Desire / Arzu / Video without sound/ 2014

“Desire” projesini “damak tadının” politik, sosyal ve kültürel açılımları olarak tanımlamak mümkün. Bu proje izleyicilere farklı, yakası açılmadık görsel tecrübeler sunmayı hedefliyor. Sanatçının iki yıl boyunca üzerine çalıştığı dizi, 20. yüzyılı şekillendirmiş önemli liderlerin en sevdikleri yemeklerden yola çıkıyor. Projesini gerçekleştirebilmek için profesyonel aşçılık eğitimi alan sanatçı, liderlerin sevdikleri yemekleri detaylı bir araştırmayla ortaya çıkarıp onların resimlerini yaptıktan sonra tarifleri bizzat kendisinin pişirirken gerçekleştirdiği performans videolarıyla, dün ve bugün arasında ilginç köprüler kuruyor. Castro’dan Churchill’e, Atatürk’ten Mao’ya dek, dünya haritasını yeniden çizen on iki siyaset adamının sofralarını büyüteç altına alan TUNCA, resim, fotoğraf, video, performans ve heykel tekniklerini kullanarak oluşturduğu “çok katmanlı” anlatım diliyle, hem disiplinlerarası bir diyalog kuruyor, hem de tarihin satır arasında kalmış olan önemli detaylarına eğiliyor. Proje, izleyenlere soyut düşüncenin en somut hallerinden biri olan “yeme içme kültürünün” ne kadar farklı anlamlar yüklü bir kavram denizi olduğunu hatırlatırken, belgesel ve eğitici olmadan “damak tadının” aynı zamanda toplumsal bir bellek olduğunu da hatırlatıyor.

Mehmet Ali Boran / Wire Walker / İp Cambazı/ video with sound / 2014

Yüksek gerilim hatları üzerinde dengenin nasıl kontrol edilebileceğini ve tüm gerilimli ruh hallerini bu tehlikeli alanda eritmeye çalışmak.

                                           Şefik Özcan / Persona / video with sound / 2015


Edmond Rostand'ın "Cyrano de Bergerac" adlı oyunun "İstemem Eksik Olsun" tiradından uyarlanan bu video-performans, sanat-piyasa ikilisini güç ilişkileri bağlamında ele alıyor. Neoliberal dünyaya  göbekten bağlı  çağdaş sanat, üretim- dağıtım-dolaşım- pazarlama taktik ve stratejileriyle, kurumsal olarak örgütlenme biçimleriyle, Hito Steyerl'ın ifadesiyle "küresel ekonomilerin duygulanımsal boyutunu somutlaştırır." Bu durum da, sanatın gösterdiği şeylerden ziyade, nasıl yapıldığını ortaya koymak bakından, sanatın kendi siyasetini irdelemeyi gerekli ve ilginç kılabilir. Ancak burada, söz konusu edilebilecek eleştirel mesafenin yüzeyselliği de gayet can sıkıcıdır. Çünkü korunaklı bir alanın, zırhın, ya da açıkça şunu söyleyelim; hayali bir geleceğe duyulan güvenin somut göstergesi olarak paranın koruyuculuğu   altında geliştirilen bir eleştirelliktir. Bir yandan, çağdaş sanatın üretim stratejilerini, saçmalama düzeyine vardırılmış bir ilişkiselliği eleştiri konusu yapmak söz konusuyken, diğer yandan didaktizme sığınan şaşalı bir pazarlama tekniği de görünür kılınmaktadır. 


Persona, Türkçe karşılığıyla maske, Jung tarafından ortaya atılmıştır ve bireyin günlük yaşamdaki ihtiyaçlarıyla ilişkili olan tavrı tanımlar. Bu video-performansta, Neo-liberalizmle bütünleşik çağdaş sanatın ihtiyaçlarıyla ilişkili tavır gösterileştirilmiştir. 




           

İletişim: İzmir Büyükşehir Belediyesi- Adnan Saygun Kültür Merkezi